
Eti doğru pişirmek..
Steak pişirmek önemli sanat..Eti
kurutmamak önemli.. JW Steakhouse’da 650 derece ve çift taraflı pişirme yüzeyine sahip
özel ızgara sayesinde etin iki tarafı kolayca mühürlenerek, suyunu fazla
kaybederek kuruması engelleniyor. Et lezzetli, ancak pişme ölçüsünün Amerikan
ölçüsünden biraz daha ileri götürüldüğünü düşünüyorum.. Doğru çizgiyi
aşmamalı..
Zengin
şarap, iyi servis ve iyi mekan…

Paris’te “Restaurant
Mon Vieil Ami”..
Yılbaşını Paris’te geçirmeyi
düşünenler için önerilebilecek en keyifli restoranlardan birisi de ismi
Türkçe’de “Eski Arkadaşım” anlamına gelen “Restaurant Mon Vieil Ami”..Michlen 5
yıldızlı restoran tipik bir Fransız mutfağı.. “Pont-Marie” metrosu çıkışındaki
restoran, şef Antoin Westerman özellikle kaz ciğeri ve tiik kuzey Fransa
mutfağı severler için denmeye değer doğrusu..
Kırmızı şarap neden faydalı ?
Son yıllarda şaraba olan amatör ilgi
giderek gelişiyor.. Bazı çevrelerin, şarabı aşağılaması bu sihirli içkiye olan
ilgiyi aslında kamçılıyor. Her ne kadar teşvik görmese de, özellikle kırmızı
şaraba olan ilgi günbegün artıyor. Geçenlerde bir arkadaşım, sağlık bakanının
şarap üzerine olan olumsuz açıklamasından esinlenerek, biraz da muzipçe; “ne
faydası var bu şarabın” ? sorusunu yöneltti.. Ben de özellikle kırmızı şarabın
ölçülü kullanmak kaydıyla, içerdiği zengin antioksidanlarla ne kadar yararlı
olduğundan bahsettim.
Artık, gıda takviyesi olarak satılan
“resveratrol”ün en önemli doğal kaynağının kırmızı şarap olduğunu bilmeliyiz.. Şarap,
pıhtılaşmayı azaltıp kan dolaşımını güçlendiriyor, damarlarımızdaki kan akış
hızını yükseltiyor. Kolesterol üzerinde de önemli etkisi var.. HDL olarak
bilinen iyi huylu kolesterolü yükselterek, LDL, yani kötü huylu kolesterol
düzeyini düşürüyor. Ayrıca, kolesterolü okside ederek damar sertliği oluşmasını
da önleyici rol oynuyor. Binlerce yıl önceki kültürlerde şarabın gençlik iksiri
kabul edilmesi, artık günümüzde sağlık için önerilen, Akdeniz mutfağının
eşlikçisi şarabın sağlıklı ve uzun ömürlü olmanın sırrı olarak kabul edilmesi
önemli değil mi? Nitekim, Fransa’da çok şarap tüketen “Bordeaux”lular uzun
yaşıyorlar ve Fransa’nın birçok bölgesinden daha az kalp-damar hastalıklarına
yakalanıyorlar. Ancak, dozu da aşıyorlar doğrusu.. Bu nedenle Avrupa’nın en
önemli Aritmi (Kalp ritim bozukluğu) merkezi de Bordeaux’da.. Ünlü
kimyager-filozof Paracelsus demiş ki : “Sola dossis facit venenum” (Her madde
zehirdir, hiçbir şey zehir değildir. Yalnız dozunda alınan şeyler zehir
olmakatan çıkar”..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder