Artık üzümler olgunlaştı.. Şaraphanelerden fermantasyon
kokuları yükselmeye başladı.. Avrupa’nın şarap üretici ülkelerinde bu heyecan
büyük ölçekte yaşanıyor.. Şarapseverler,
başta Fransa olmak üzere bu yılın hasatını, yani 2012 şaraplarının nasıl
olacağını merak ediyorlar.. Öngörüler şimdiden başladı.. Her zaman bu köşede
belirttiğim gibi, şarap daima yılıyla önemli.. Paris’ten aldığım bilgilere göre
Fransa’da bu yıl pek parlak görülmüyor… 2012 yılı hasadı, 2011’i aratacak..Geçen
yıl 51 milyon hektolitre üretim yapılırken, bu yıl ciddi bir düşüşle 46 milyon
hektolitre öngörülüyor.. Son 20 yılın en düşük hasat randımanı..Avrupa, bağları
genel olarak, birçok bölgede ilkbahar donlarından olumsuz etkilendi.. Ancak,
yine de daha iyi yorum yapabilmek için biraz daha beklemeli..
Türkiye İçin Zor Yıl..
Bu yıl genelde bizde de zor bir yıl olacak gibi görünüyor..
Özellikle Temmuz sonu gelen kavurucu sıcaklar bağları olumsuz etkiledi.. Hasat
dönemi, birçok yerde bir-iki hafta öne geldi..Üzüm de aynı et gibi,yavaş yavaş
olgunlaşmalı..
Bağ Bozumu
Festivalleri..
Bağ bozumu festival geleneği, 3000 yıl öncesine Romalı’lara
kadar uzanan bir gelenek.. Bozcaada bu konunun öncülerinden biri.. Maalesef bu
yıl, davetli olduğum halde katılamadım..Urla’da bu yıl başarılı bir festival
yaptı..Artık, ülkemizde de bağbozumu festivallerinin yapılması ülkemizde şarap
kültürünün gelişimi açısından önemli..
Dionysos ve Bağ
Bozumu..
foto: http://www.kenthaber.com |
Bağ bozumundan bahsedince bağ bozumu ve şarap tanrısı
“Dionysos”u mutlaka anmalıyız.. Yunan ve Roma mitolojisinde “Bachus” olarak da
bilinen ve on iki “Olympos” tanrısından biri olan “Dionysos”, “Zeus”un,
“Semele”den olma oğlu..Efsaneye göre; “Zeus”, “Semele”ye aşık olur.. Ancak,
durumu farkeden karısı “Hera” onu
kıskanır ve yaşlı bir kadın kılığına girerek, “Semele”ye “Zeus”un ona güçlerini
göstermesini söylemesini söyler.. “Zeus”, “Semele”ye güçlerini gösterirken,
istemeyerek “Semele”yi yakar.. “Semele”, yedi aylık bebeğini düşürür.. “Zeus”,
bebeği kurtarır ve baldırında saklar.. Daha sonra “Dionysos”, “Zeus”un
baldırından doğar.. Bu nedenle, “Dionysos”, “iki kere doğan” anlamını taşır. Hikaye’nin devamı da şöyle : “Zeus”un, “Hera” korkusu nedeniyle “Dionysos”u
haberci tanrı “Hermes”e teslim eder. “Hermes”in de onu, “Sultanhisar(Nysa)”daki
“Nymphe (su perileri)”nin bulunduğu mağarada saklar..”Nymphe”ler tarafından
mağarada büyütülen “Dionysos”, bir süre sonra üzüm şırasından sihirli bir
nektarın oluştuğunun ve bunun insanlara neşe ve mutluluk verdiğini görür. Bu
güzelliği kendini büyüten perilerle de paylaşır. Şarabın doğuşunu “Nymphe”ler başlarına asma
yapraklarından taçlar takıp, dans ederek kutlarlar.
Gelenek Günümüzde
Festivale Dönüştü..
Bu mitolojik hikayeden çıkan gelenek, Roma İmparatorluğunda
kutlamalara dönüşür. Ancak, Büyük Roma
İmparatoru Probus (İ.S. 232-282)döneminde gerçek anlamda “bağ bozumu”
şenlikleri başlar. Bu şenliklerde, her
sınıfın içeceği şarapların kalitesi bellidir. Asiller, kölelerle aynı şarabı
içmezler..Sonrasında gelenek, Atina’da ve diğer Avrupa kentlerine taşınır..
Porto’da Bağ Bozumu
Şenliği
Avrupa’da bağ bozumu geleneğini en iyi gerçekleştiren
şehirlerden biri de “Porto”..İki yıl, önce gittiğim “Porto”da bağ bozumu
şenliğine katılma şansı buldum.. Geleneksel müzikleri “fado” eşliğinde geniş havuzlarda
üzüm sıkmak ve dans etmek doğrusu pek keyifli.. Ne demeli ? Bizde de daha eğlenceli
şenliklere.. Hoş geldin bağbozumu..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder