Bu hafta Ankara’da Gaziosmanpaşa Kız Kulesi sokakta yeni
açılan butik balık restoranı “Aklıselim”deydim. Yıllardır Ankara piyasasında
birçok restoranı, yaptığı başarılı çalışmalarıyla ayağa kaldıran Selim Yılmaz,
bu kez mesleğinin doruk noktasında kendi restoranını açma şansını bulmuş..Sade
dizayn edilmiş, samimi bir ortam yaratılmış..Her şeyden önce, sakin ve sizi
rahatsız etmeyen, kendi konuşmanızı duyabileceğiniz hafif bir Türk Sanat Müziği
eşliğinde lezzetli mezeler sunuyor. Selim Yılmaz, konuklarıyla doğrudan
ilgilenerek sizi dost ziyaretinde hissettiriyor.. Servis başarılı.. Servis
elemanları özenli davranıyor..Kapalı bir mekan yanında, kış bahçesi alternatifi
de sunuyor..Ara sıcaklar ve isteğinize göre size özel pişirilen balıklar
sohbetinize lezzet katıyor. Boyutuna göre, içki mönüsü zengin.. Zaman içinde
daha da geliştirmeyi hedefliyor.. Özellikle, balık kokoreç ve ızgara hamsi çok
başarılı.. Sakin ve huzurlu yemek arzulayan balıkseverler için denemeye değer
bir mekan..
Fransız Sarayında
Hermitage Tadımı
Geçen hafta sonu, arkadaşım İstanbul başkonsolosu Hervé Magro ve zarif eşinin ev sahipliğinde “Şarap
Dostları Derneği” Fransa’nın Rhone bölgesinin dünyaca ünlü “Hermitage”
şaraplarını tattı.. Fransız sarayının son derece şık ve görkemli salonunda
herkesi büyülüyen ortamda, farklı bir dünyaya gidildi.. Özellikle salonu
süsleyen, I.Napoléon dönemine ait avize hepimizi etkiledi.. Başkonsolos’un
açılış konuşmasından sonra, dernek üyeleri, gazeteciler şarap üreticilerinden
oluşan 100 kadar konuk, bölgenin beyaz üzümleri “Marsanne”, “Rousanne”dan
üretilen zarif beyaz şarapları ve dünyanın en değerli kırmızı şarapları
arasında yer alan, bölgenin büyük potansiyelli “Syrah” şaraplarını tattı..Ben de, konuklara bu değerli şarapları
ve bölgenin özelliklerini aktarmaya çalıştım..
Kuzey Rhone’un Büyük
Şarapları..
Fransa Rhone vadisi önemli şarapların üretildiği bir
bölge..Granitçe zengin, ılıman Akdeniz iklimi ile karasal iklimin kesiştiği
topraklarda, Fransa’nın ve dünyanın önemli şarapları üretiliyor. Beyaz üzüm çeşitleri ;“Marsanne”, “Rousanne”
ve “Viognier” bölge şaraplarına hem yapı, hem de zerafet katıyor. Dünyanın asil
üzüm çeşitleri arasında yer alan “Syrah” ise; baharat aromaları ve meyve
aromalarının bir arada yer aldığı kompleks şaraplara veriyor.. Tadıma konu olan
Fransa’nın “Lyon” şehrine 70 km uzaklıktaki “Hermitage”, “Rhone”un en önemli
alt bölgelerinden..Eğer üst düzey “Hermitage”ları denemek isterseniz ”La
Chapelle” , “Paul Jaboulet” ve “La Chave”ın önemli üreticiler olduğunu
belirtmeliyiz.
Neler Tadıldı..
Değerli okuyucularımla, bu önemli şarapları da paylaşmak
isterim.. Her ne kadar bazıları 250 Euro gibi ciddi fiyatlara ulaşsa da,
gençken alınırsa iyi bir yatırım olarak da değerlendirilebilinecek düzeyde
şaraplar.. Kuşkusuz doğru yılları almak kaydıyla.. Örneğin 2009 ve 2011 iyi
yıllar..İleride mutlaka değer kazanacaklar..
Beyazlar
-
Paul
Jaboulet Ainé-Le Chevailer de Sterimberg 2010
-
Guigal-Ex
Voto Blanc- 2009
-
Chapoutier-Le
Meal Blanc 2007
-
Chave-Hermitage
Blanc 2005
Kırmızılar
-
Chapoutier-L’Hermitage
Rouge 2009
-
Paul
Jaboulet Ainé-La Chapelle Rouge 2009
-
Chapoutier-Le
Pavillon Rouge 2007
-
Guigal-Ermitage
Ex-Voto Rouge 2006
Kavaklıdere
Şaraplarından 80 Yıllık Votka…
Türkiye’nin dev şarap üreticisi “Kavaklıdere Şarapları” bu
kez ABD’de en çok satılan votka olan “Stolichnaya”yı Türkiye’ye getirdi. Yönetim
kurulu üyesi Murat Başman, artık Türkiye’de gastronomi kültürünün geliştiğini
ve tüketicinin farklı tatları aradığını belirtiyor.. 1938 yılından beri
üretilen ”Stolichnaya” 162 ülkede votka satışında ilk üç sırada yer alıyor..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder